Bugün Kaan'la (pek değerli dostum ve yakında blogda yazar) kavga ettik, Allah'tan aramızda küslük yok. Buna çok sevindim. Kızdığımda, beyin aradan çekiliyor; öfke, içgüdüler ve ben başbaşa kalıyoruz. Yani üzerimde hisset-ü'l öfke zuhur ettiğinde dimâğ iptâl olma hâlini gösteriyor. Osmanlıca liselerde zorunlu ders oldu ya, artık anlarsınız. Bir de; ice tea bağımlısı oldum resmen. Ee... Ve bir de; bu kızgınlık halinde o arayı hatırlayamıyorum ve her daim öfke, sonrasında pişmanlığa dönüşüyor. Hiç şaşmadı şimdiye dek, hep pişmanlık; daima...
Az sonra Aziz Kalemler yazısının 1. bölümü var.
Az sonra Aziz Kalemler yazısının 1. bölümü var.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder