Öne Çıkan Yayın

Beni Her Yerde Bulun (BU YAZI BAŞA İLİŞTİRİLMİŞTİR)

İletişim için: semender101@gmail.com Şahsi blog: E, burası zaten. ~Gerektikçe güncellenecektir.~

28 Aralık 2015 Pazartesi

Planlar hazır

Planlar hazır; inşallah yılbaşından sonra bir çift ateş karınlı semender, bir çift Chinese softshell turtle, bir çift leopar geko ve belki bir B. smithi ile bir çift Xenopus laevis sahibiyim. Semender wild type, CST'lerde zaten morph olayı yok, leopar gekoları olabildiğince wild type'a yakın (çünkü ucuz) bulmaya çalışıyorum. Xenopus laevis'in aslında Wild type'ını daha çok seviyorum ama onu bulmak imkansız gibi bir şey, o yüzden albino tercih edeceğim. Besleme dışında üretim planlarım da var. Aslında yılan da istiyorum ama ona hayatta annem izin vermez; ve ayrıca fare üretmem gerekir. Yılanlar ayrıca daha pahalı; belki bir süt yılanı veya mısır yılanı... Neyse...

Teraryumlar hazır. Daha doğrusu plastik kaplar... Geko için nemli alan (yosun bulmak lazım), substrat (bildiğimiz kağıt peçete koydum) ve teraryum olarak kullanacağım kiler kabı hazır. CST'ler için de DIY dış filtre, ısıtıcı ve aquateraryum olarak kullanılacak kiler kabı hazır. CST'ler için ince kum lazım; onu zaten kaplumbağaları alırken alacağım. Ateş karınlı semenderler ve Afrika pençeli kurbağaları (X. laevis) için zaten paludaryum hazır. Sadece su ve filtreyi koyacağım. Filtre de hazır. Su da dinlenmiş... Yalnız semender ve kurbağalar için su bitkisi (tercihen ince yapraklı, Cabomba cinsi) lazım. Neyse ki onları da semender ve kurbağayla birlikte alacağım. Eskiden sadece besleyeyim diyordum ama bu kez durum farklı. Bu kez ince eleyip sık dokuyacağım, bir dişi bir erkek alacağım... Üretime kararlıyım. Neyse...

Gekoları da bir erkek, bir dişi sipariş vereceğim. Onları sadece sipariş üzerine getiriyorlar. Ah, nasıl da unuttum! Isıtıcı pedler lazım ve bir de seramik ısıtıcı ile termometre/nem ölçer lazım. Onları da pet shoplara bakıp duracağım, olmadı internetten söylerim. Pirinç unu kurdu ilanı gördüm; normal un kurtlarında küçük ve yumuşak olmalarıyla hemen ideal bir yem haline geldiler.

Hadi bakalım...

27 Aralık 2015 Pazar

Neyse

Acayip bir şekilde yazmak istiyorum ama ne yazacağımı bilmiyorum. Ulan ya; çok şey istemiyorum... Bir kulübe, bir sürü hayvan; bir de bir kase mutluluk. (Evladım ne gülüyorsun, öyle mi dedim ben? Sus! Dağıtacağım o arka dörtlüyü zaten).. Yok, yok; merak etmeyin. Uykusuz değilim. Neyse... Acaba ne yapsam? Hm... Aha! Bir şey bulamadım.

Of of... Neyse.

26 Aralık 2015 Cumartesi

Benim yeni bonsai adayım :)

Dün LYS-1 biçiminde dershane sınavına girdim; bugün de YGS biçiminde ve akşama da LYS-3 var. Of of... Neyse; işte benim yeni bonsai adayı küçük mazım:

Senin hakkında çok güzel planlarım var ufaklık :) Seninle işim bittiğinde harika bir kengai olacaksın.
İşte bir kengai mazı:



Bulabildiğim tek resim bu. Her neyse... Zaten antiform olarak yapacağım servi de var. Nedense hep iğne yaprak... İlk deneyimim bir zeytindi ama onun sonu pek hayırlı olmadı ne yazık ki... Gerçi, neredeyse herkesin ilk bonsai denemesi felaketle sonuçlanıyormuş.

23 Aralık 2015 Çarşamba

Evcil Hayvan 2

Çoğu sitede görürsünüz, "şu özelliklere sahip erkekle mutlu olmanız filan" yorumlarının altına çoğu erkek "Çıkartın çıtayı çıkartın, ... dağlarının tepesine kadar çıkartın" diye yorum yazar. Ki dağ olarak da genelde Allahuekber dağları seçilir, ne hikmetse. Bense bu arkadaşlar ve besledikleri hayvanları görünce "Çıkartın çıtayı çıkartın, Mariana çukurundan Galapagos adalarına kadar çıkartın" demek istiyorum. Martiana çukuru, eğer keşfedilmemiş daha derin bir okyanus çukuru yoksa okyanusun en derin noktası. Galapagos adalarını ise yükseklik için değil, oraya özgü türler çok hoş ama ulaşılmaz olduğu için seçtim.

Neyse; gel gelelim, ben bir hayvan hastalığına tutuldum. Hani öylesine bir merak, geçici heves değil. Elimde olsa evi yağmur ormanına çevirmek derecesinde bir hastalık benimki. (Hala tek akvaryumla yetinmem ayrı bir ironi, eğer üzerimde aile baskısı olmasa ve param olsaydı çoktan odam akvaryumcuya dönmüştü) Neyse, yılan, tilki, çıyan... Bunlara alıştınız herhalde artık. Ama bu arkadaşlar gerçekten çıtayı apayrı bir seviyeye çekiyor:

http://www.surungenforum.com/timsahlar/1-0-caiman-crocodilus/
Tamam, timsah herkese garip gelmeyebilir. Zaten bu cüce timsah, normalleri kadar fazla büyümüyor. Ama başlangıcı bununla yapmak istedim. Bu arada, bir petshopun bir Nil timsahını dokuz bin liraya sattığından haberiniz var mı? Gerçi, timsah zaten maliyetli ve tehlikeli hayvandır; o kadar para istemeleri normal. Bu arada, yavru timsah tamam... Peki hiç yetişkin timsah besleyen gördünüz mü? Türkiye'de yasalar buna pek izin vermiyor; eğer bir hayvanat bahçeniz ya da o düzeyde koruma sağlayabilecek açık bir alan ve 24 saat hizmet veren özel veterineriniz yoksa. Yetişkin timsah diyorduk... Avustralya'da yetişkin timsah beslemeyi öyle abartmışlar ki, kapılara "dikkat, timsah var" yazmaya başlamışlar. Eh, gerçi ben de evde yetişkin timsah beslesem ben de yazardım. Tabii timsah büyüyünce, onu akvaryum ya da paludaryum gibi bir şeyde tutamazsın. Büyük bir havuz ve en az o kadar büyük bir karasal alan lazım. Sonra, yavruyken yaptığın gibi iri böcekler ve et parçalarıyla da besleyemezsin. Daha büyük et parçaları vermen gerekir. Neyse, resmi koyayım:

Sıra geldi diğerlerine...

http://www.surungenforum.com/diger-eklambacaklilar/evdeki-eklembacakli-scolopendra-hardwickei/
Tamam, çıyan konusuna benden alışkın olabilirsiniz. Peki bu resimdeki adamın eline aldığı çıyanın, dünyanın en tehlikeli türlerinden biri olduğunu söylesem? Bir ısırsa, ölüme kadar yolu var. Çıyanın türü Scolopendra hardwickei. Benim görünüşünü en sevdiğim ama çıyanlar, Natrix natrix ve kobralarla yeterli deneyim kazanana kadar bulaşmayı pek düşünmediğim bir tür. Bir anlık dikkatsizlik, sadece sizin değil; bir çok kişinin ölümüne neden olabilir. (Eğer çıyanı kaçırırsanız, bu felaket olur)


Size garip gelebilir ama aslında baykuş beslemek bana garip gelmiyor. Bir süredir bu konuyu araştırıyordum zaten; düşünmeyeyse Harry Potter'dan beri başlamıştım. Videodaki cüce baykuş, adından da anlaşılabileceği gibi pek büyümeyen bir tür.

http://www.surungenforum.com/beslediginiz-diger-canlilar/bacaksizkor-kertenkelem-gudik(blanus-strauchi)/
Karşınızda, kör kertenkele. Nam-ı diğer bacaksız kertenkele. Bu arkadaş bir kertenkele çeşidi, evet. Neden yılan olmadığına gelirsek...Yılana sınıflandırılamaz. Vücut ve baş tipi hiç bir yılana benzemiyor, diş dizimi de yılanlar gibi değil. Peki ya neden solucan değil? Ona benziyor. Omurgası var da ondan. Zaten, genetik olarak da kertenkelelere benziyor. İyice dağıttım, neyse... İşte, bu acayip yaratığı da besleyen var. (Ki şansım olursa ben de bu ufaklıklardan biriyle yakın temasta bulunmak isterim)



Yukarıdaki hayvan bir ferret. Ferretler, gelinciklerin yakın bir akrabası. Yani evet, gelincik de evde beslenebilir. Ha her şeyi (ama her şeyi) kemirme huyları var ve hırsızlık yapabiliyorlar, o ayrı.



Rakun, evcil rakun... Çok şaşırılacak bir şey değil; en azından benim açımdan. Zaten rakunun evcilleştirilebildiğini biliyordum.


Parmak maymun denen bu ufak canlıyı bilmeyeniniz yoktur diye umuyorum. Boyutları ve buna bağlı olarak az olan istekleri sayesinde, parmak maymunlar maymunlar arasında en ideal evciller oluyor.

http://surungen.org/index.php?topic=1460.0
Pastanın kremasını sona saklamıştım, buyurun. Evcil aslan... Oha diyorum başka da bir şey demiyorum. Aslan yahu, aslan... Çıkartın çıtayı çıkartın, Mariana çukurunun dibinden Galapagos adalarına kadar çıkartın.

İşin kötüsü, yavaş yavaş o havaya girmeye başladım. Yok yok, hayvanat bahçesi filan açayım da istediğim hayvanı besleyeyim. Bu bu şekilde olmayacak. Ben de insanım yahu! Aslan büyüdükten sonra halim nice olur? O bir yana, eğer bahçeli bir evim olursa gerçekten bir yağmur ormanında yaşayabilirim. Hayvanlara bahçede bakarım, bir sürü de egzotik bitki... Ah... Acaba bir biyosfer... Yok, çok maliyetli olur. Hiç mi hiç gerek yok.

Evcil hayvan 1 yazımla ilgisi olmadığından link vermiyorum, blog ana sayfasından ulaşabilirsiniz.

22 Aralık 2015 Salı

Evcil hayvan 1

Acayip bir şekilde evcil hayvanlarla ilgili yazmak istiyorum. Kedi, köpek gibi klasikler değil ama... Türkiye'de evcil olarak beslediğinizi söyleseniz Ortaçağ Avrupası'nda cadılık yapmış gibi muamele göreceğiniz yılan, sıçan gibi hayvanlardan bahsediyorum. Şimdi, şimdiye dek beslediğim hayvanlarla ilgili bazı bilgiler vereceğim; sonra da beslemek istediklerimle ilgili bilgilere geçeceğim.

Balıklar, balıklar... Öyle çok balık besledim ki şimdiye kadar. Kimini akvaryumun yetmeyeceğini bile bile, aile zoruyla besledim gerçi. 10 litre akvaryuma 10 çiklit koymak da neyin nesi yahu?

Neyse, beslediğim balıklar... Yüzlerce çeşitte balık besledim.

Cüce gurami: Çok hoş bir balık; eğer dişisi de bulunabilseydi üretmek isterdim. Ancak, dişileri erkekleri gibi parlak ve canlı renklere sahip olmadığından bulmak akvarist dünyasında hazine bulmak gibi bir şey. İşte akvaryum dünyası böyledir, bazen değersizler değersiz olduğu için hazinedir.

Beta: Betayı karma akvaryumda besleme şansım oldu. Ne güzel... Sanılanın aksine saldırgan bir balık değil; sadece biraz huysuz. (Ama kendi türüne karşı saldırgan)

İnci gurami: Cüce guramiden çok daha büyük ve daha sade bir tür. Ama bence daha güzel. Ah, ah...

Öpüşen gurami: Bizim zamanımızda "gurami" filan bilinmezdi, Öpücük balığı diye satılırdı bu tür. Gerçi, ben onu daha çok yellow tang gibi görünüyormuş gibi hatırlıyorum ama... Hafıza işte. Eğer benim gibi tırlatma aşamasını yüz kilometre geçmişseniz, bir süre sonra gerçek, hayal, rüya hep birbirine karışıyor. Hayatımın dizi senaryosu olduğunu düşünecek kadar tırlattım yahu! Neyse, bunun konumuzla ilgisi yok. Neyse, işte bu balığı; ben ilk deneyimlerimde besledim hep. Çok net hatırlamıyorum, 7-8 (belki 5-6) yaşlarındaydım. İlk akvaryumum Japonbalıklarıydı; sonra karma akvaryuma geçtim. Tabii daha çocuğum ve aile de akvaryum konusunda cahil, dolayısıyla akvaryumcu ne dese he he diyoruz. Ben sonradan Akvaryum.com, İSAK gibi akvaryum siteleriyle tanıştım da kendimi kurtardım. Artık devir değişti, pet shoplar bazen sizden daha bilgili olabiliyor. Bizim zamanımızda akvaryumcular her balığa birlikte yaşar derdi. Oysa bunun su değeri var, sıcaklığı var, tür uyumu var... Var Allah var... İyice dağıttım konuyu yahu, toparlayayım. İşte bu balıklardan hep tek aldım ben. Manyak mıyım neyim... Gerçi, birden fazla alsam ne olacaktı sanki? İki erkek olsa ağızlarını açıp birbirlerine vurarak (ki öpüşen ismi buradan geliyor) kavga edeceklerdi. Bir de bizim zamanımızda lepistesin bile dişisi, erkeğini ayırt edemezdi akvaryumcular! Gambusyayı dişi lepistes diye satarlardı...

Renkli tetra: Bunları da besledim...

Neon tetra: En az on tane olması gereken balığı, iki-üç tane beslediğim de oldu. Ama zaten bilinçlendikten sonra bunları beslemeye başladım.

Pristella: Bu tetra çeşidini de besledim. Gerçi beslediğim zaman aktif bilinçli akvarist dönemim olsa da tetra çeşidi olduğu hakkında herhangi bir fikrim yoktu.

Kırmızı gözlü tetra (Moenkhausia sanctaefilomenae): Sadece tetra olduğunu bilerek, pasif bilinçli akvarist dönemimde besledim. Kıyıda köşede kullanılmayan bir akvaryumum olsa o dönemki akvaryumu daha iyi kurarım. Ne iyiydi... Bronz çöpçüler, pençeli Afrika kurbağası, ateş karınlı semender, frenatus... Ve tabii ki şimdi bir akvaryumcuda tekrar görsem balıklama atlayacağım RET. (Red eyed tetra)

Neyse, sonra devam ederim...

21 Aralık 2015 Pazartesi

Beslemek İstediğim Hayvanlar

Şimdiye kadar pek çok hayvan besledim. Böcekler, solucan, balıklar, karidesler... Bunlar da beslemek istediklerim:

KERTENKELELER

Leopar keleri (Leopard gecko)

Yakalı ejder

Yemen (Veiled) bukalemunu

Gargoyle geko

Tokay geko

Peacock day gecko

Paroedura pictus
Mavi ağaç varanı (Blue tree monitor)
Fire skink
Deniz iguanası*
*Ama bu bir hayal çünkü bu tür Galapagos'a özgü. Her şeyden önce etik değil.
Endonezya yelken yüzgeçli ejderi (Indonesian sailfin dragon)
Yaprak kuyruklu keler (Satanic leaf-tailed gecko)
Yeşil iguana
Mavi iguana
Kızıl iguana
Cüce sarı kafalı gündüz keleri (Lygodactylus luteopicturatus)
Elektrik mavisi gün keleri
Kuhl'un uçan gekosu
Bibroni geko
Ak şeritli keler
Akdeniz sakanguru (Hemidactilus turcisus)
Cüce varan
Abronia aurita
Abronia graminea
Abronia martindelcampoi
Lacerta sicula coerulea*
*Bu hayvan, yeşilbaş dediğimiz kertenkelenin; yani şunun:
Mavi olan alttürüdür.
Ablepharus kitaibelii
Gökyeşil (Lacerta viridis)

YILANLAR
Pied ball python
Albino sunglow boa
Brazilian rainbow boa
Ruthven kral yılan
Albino ruthven kral yılan
Gri bantlı kral yılan
Snow mısır yılanı
Candy cane mısır yılanı
Palmetto mısır yılanı
Wild type mısır yılanı
Jungle mısır yılanı
Blood piton
Mavi ağaç pitonu
Kırmızı ağaç pitonu
Pueblan süt yılanı
Tangerine honduran süt yılanı
Eastern süt yılanı
Albino nelson süt yılanı
Nelson süt yılanı
Gabon engereği
Scaleless milk snake
Diadophis punctatus
Kum boası

KAPLUMBAĞA
Twist necked turtle
Razor-backed musk turtle
Albino yellow belly slider
Albino mata mata
Red Footed Tortoise
Chinese softshell turtle

TARANTULA
Kırmızı bacaklı Meksika tarantulası (B. smithii)
Grammostola rosea
Chromatopelma cyaneopubescens
Holothele incei
Avicularia versicolor

AKREP
İmparator akrep
Asya orman akrebi
Rhopalurus junceus
Pandinus cavimanus
Ophistothalmus walberghi

KIRKAYAK
Giant African millipede
Scolopendra hardwickei
Scolopendra heros castaneiceps

DİĞER EKLEMBACAKLILAR
Caribbean hermit crab

Phyllium giganteum

Achrioptera fallax
Orchid mantis
Peruphasma schultei
Madagaskar tıslayan hamamböceği

SALYANGOZ
Achatina fulica
Achatina fulica albino

BALIK
Kırmızı karınlı piranha
Hemşire köpek balığı

KEMİRGEN VE DİĞER KÜÇÜK SİNELİLER
Hamster
Cüce avurtlak
Kobay
Pigme afrika kirpisi
Rattus norvegicus domesticus
Gerbil
Deney faresi
Uçan sincap (Sugar glider)
Sibirya gelengisi
Albino Sibirya gelengisi
Çinçilya

KEDİ BOYUNDA SİNELİLER
Tavşan (Daha önce de besledim)
Kedi
Ferret
Gelincik

BÜYÜK SİNELİLER
Kangal
Golden retriever*
*Adını paşa koymayacağım. Aykırı bir kişiliğim var :P
Kızıl tilki
Evcilleştirilmiş gümüş tilki

DİĞER HAYVANLAR
Caiman crocodilus
Nil timsahı