Öne Çıkan Yayın

Beni Her Yerde Bulun (BU YAZI BAŞA İLİŞTİRİLMİŞTİR)

İletişim için: semender101@gmail.com Şahsi blog: E, burası zaten. ~Gerektikçe güncellenecektir.~

13 Haziran 2016 Pazartesi

Kılıç çeşitleri

Şimdi "Kılıç ne alaka?" "Nereden çıktı?" filan diye sorabilirsiniz. Öyle esti işte... Kılıçlar; bir kaç farklı şekilde ayrılır.

Coğrafyalarına/milletlerine göre: Bu kılıçlar Avrupa kılıçları, Asya kılıçları (Türk, İran, Arap), Uzakdoğu kılıçları (Çin, Kore, Moğol) ve Japon kılıçları olarak ayrılır. (Bu arada katana kılıcın birebir Japonca çevirisidir, her kılıca katana der Japonlar)

Uzunluklarına göre: Kısa kılıçlar, orta boy kılıçlar ve uzun kılıçlar olarak ayrılırlar.

Asılma biçimlerine göre: Sırta dikey asılan (Çin, Japon ve bazı Asya kılıçları), bele yandan takılan (neredeyse her kılıç) ve bele yatay takılan (Şaşmir adlı bir Asya kılıcı) olmak üzere üçe ayrılır.

Ağırlıklarına göre: Hafif kılıçlar ve ağır kılıçlar olarak iki çeşittir.

Evet...

Avrupa kılıçları:

Uzun ve kısa kılıçlar, klasik Avrupai kılıçlardır. Tek farkları uzunluklarıdır.
"Rapier" yani ince kılıç eskrim turnuvalarında kullanılan tipte, kesmeyip delen kılıçtır.
"Saber" yani eğri kılıç: Hun-Osmanlı ve Memlük kılıçlarından esinlenilmiştir. Kendi içinde tek taraflı, çift taraflı vs. çeşitleri vardır.

Asya kılıçları:

Kilij: Kilij, aslında eski Türklerin "kılıç" deyince aklına gelen şeydir. Zaten açık bir şekilde Türkçe Kılıç (Hunca'da Kılič biçimindedir) kesimesinin Avrupalılaştırılmış halidir. Kilij yani klasik Türk kılıcı, ilk Türkler'den Osmanlı'ya dek kullanılmıştır.

Massive (ağır) kilij: Buna da "ağır kılıç" demek daha doğru. Adı üstünde, ağır bir kılıçtır. Spartalılar'da da bir benzeri görülür. Tıpkı kilij gibi, ilk-Türklerden Osmanlı'ya dek kullanılmıştır.

Yatağan: Yatağan, Osmanlı döneminde icat edilmiş; "kulaklı kılıç" da denen bir kılıçtır. (Avrupalılar Turkish sword diyormuş). Yatağan, açıkça kilij'in elden geçirilmesi ve yeniden tasarlanmasıyla yapılmıştır. Yatağanın bir diğer özelliği ise, üstünde yazılar olmasıdır. (Bu yazılar ayet, şiir mısrası, yapanın/kullananın adı vs. gibi her türden şey olabilir)

Gaddare: Türkçe ismini aradım ama bulamadım. Şimdi aklıma geldi, muhtemelen gaddar kılıç gibi bir şeydir. Bu arada bu kılıç Osmanlı'da da kullanılmasına rağmen Pers (Fars, İran) kökenli bir kılıçtır.

Şaşmir: 9. yy.da Orta Asya'da bulunmuştur. Ancak büyük ihtimalle mucidi Taciklerdir. Çünkü "Şeşmir" kelimesi Farsça'da "kılıç" anlamına gelir. (Tacikler; Çin'in oralarda yaşayan İran kökenli, Perslerle yakın akraba bir halk. Zaten Tacikçe de Farsça'nın lehçesi kabul ediliyor)

Karabela: Bu kılıç da tıpkı yatağan gibi, Osmanlı döneminde icat edilmiştir. Yeniçeri ve sipahilerin kullandığı birincil kılıçtır. Avrupa seferleriyle Avrupa'ya yayılmıştır, hatta Leh'lerin (Polonya halkı) resmi kılıcı haline gelmiştir. (Lehçesi ne bilmiyorum ama)

Dımışkı: Damascus çeliğinden yapılan her türlü kılıç ve bıçağa verilen isimdir. Resimde bir dımışkı hançeri görüyorsunuz.

Memlük kılıcı: Adı üstünde, Memlüklerin kullandığı asıl kılıçtır. Türk ve Arap tarzı kılıçların bir karışımı gibidir. Amerika'nın deniz subayı merasim kılıcı imiş aynı zamanda, 19. yy.da Karamanlı Hamit bey hediye ettiğinden beri.

Pala: Süvarilerin kullandığı bir kılıçtır. Arap kökenli olarak bilinir ama sorun şu ki Arapça'da P sesi yoktur.

Schimitar: Bunun hakkında doğru düzgün bilgi bulamadım. Ama şaşmir de, kilij de bunun türü kabul ediliyor.

Uzakdoğu kılıçları:

Bu kılıçların çoğu Çin kökenli olmasına rağmen Moğollar, Asya Türkleri ve Koreliler tarafından da yaygınca kullanılmışlardır. Jian ve Dao, temel kılıç çeşitleridir. Diğer tüm Uzakdoğu kılıçları bu ikisinden türetilmiştir.

Jian: Avrupa tarzı kılıçlara benzer.

Dao: Palaya benzer ki kökeni Çin değil, Türk-Moğol kavimleridir.

Dadao: Dao'nun bir çeşididir.

GuanDao: Dao'nun bir çeşididir. Mızraksı bir yapıdadır.

Japon kılıçları:

Genel olarak hepsine "katana" dense de anladığımız katana'dan çok farklı yapıda Japon kılıçları da vardır. Ayrıca Japonlar tarafından; Uzakdoğu ve Asya kılıçları da çok yaygın olmamakla birlikte kullanılmıştır.

3 yorum:

  1. Öncelikle o dönemde tacik adı bir etnik ad değil acem gibi bir bölgeyi ifade etmekteydi acem arap olmayan iran toplulukları için denmiş dolayısıyla güney iran arap bölgesine yakın farslar ile Türk bölgelerine yakın kuzey İran bölgesi Türkleri İranlı anlamında acem diye anıldığı gibi tacik sözcüğü o dönem Farsça konuşan Türkler için kullanılmıştır sogdlar tacikler bir nevi farslaşan Türklerdir islam öncesi bir fars diyalekti olan sogdca konuşan ve yazan Türkler bulunmaktadır özellikle bin yıll önce eski hindistanda kağanlık kurmuş Farsça konuşan Türklerden söz edilir dolayısıyla şeşmir farslara Türkler aracılığı ile tanıtılmış Türk buluşu eğimli kılıçtır pers iran kökenlilerde böyle bir kılıç benzeri bile yoktur Ayrıca Tacik ülkesi Çin in orlarda değil doğusunda çine sınır bir ülkedir en yakınında güneyinde pakistan( Türk dilinden çarpıtılarak oluşturulmuş dilin farsça ile akraba olan hintçe dili ile karışmış bir dil konuşurlar) Afganistan (Taciklerin konuştuğu dile benzer dil konuşurlar ) gibi Türk islam döneminin etkisi ile oluşmuş devletlerdir Tacikistan daha çok tacik afgan paki üçlemesi içersindedir çin bölgesinde Sincan Uygur Türk devletidir

    YanıtlaSil
  2. Ayrıca küçük bir düzeltme şeşmir değil Türkçe karşılığı kılıç olan şemşir olacak yukarıda yorumumda şeşmir yazmamın neden senin yanlış eksik yazında şeşmir yazıldığı için

    YanıtlaSil
  3. Gaddare kılıçı pala gibi ağır kılıçdan esinlenerek iran bölgesinde bulunan Türkler aracılığı ile oluşturulmuştur önceden yazdığım gibi bu biçim kılıçlar iran hint fars sami arap topluluklarca bilinen Kılıçlar değildir Türklerin etkileriyle ortaya çıkmışlardır safevi İran’da bir Türk devleti olarak bu kılıçı pala olarak kullanmıştır ayrıca pala arapca değil arap arapça ile ilgisi yok ne bilgisiz biriymişsin sen ortamı boş buldun dışkılıyorsun pala venedik latince sözcük ancak kılıç biçimi Türklerce oluşturulmuştur

    YanıtlaSil