Es-selamu aleyküm.
İmdi arkadaşlar; yazacak konu bulamamamdan mütevellit saçmalamaya çabalayacağım. Bir kaç yazı var... Göstermek istediğim. Aslen eski Türkçe zor değil; sadece okunuş değerleri bazı harflerde değişiyor.
Öncelikle şunu koyayım:
Aradaki fark çok açık aslında. Ama konumuz bu değil. İmdiki mevzuumuz Osmanlıca. İmdi, şunlar ve okunuşları:
Gayet kolay aslında. Örneklerle başlıyoruz.
Kısa zamanda matbaa (matbu'u=Matbaa'da basılmış) kitaplar okur hale gelen öğrencilerimiz bir kez daha teyit ettiler ki "Osmanlıca öğrenmek zor değil!"
Bu arada Osmanlıca'ya noktalama işaretlerini ekleyen Şinasi'ye de buradan selam gönderiyorum.
Birisi gidiyor... Çünkü Ramazan geliyor!
Anadolu coğrafyası güçlü olursa bu coğrafya da kendini daha rahat hisseder.
Az kaldı...
Taşın içini gösterir. Abdulkadir Geylani
Güven
Çay kuru, çeşme kuru nereden içsin kuzu su beni yakıp bitiren bir ananın kuzusu
Bereketli haftalar Osmanlıca dergisi
Pek kolay!
Abdalın dostluğu köy görünesiye kadardır.
Akçe insana akıl verir.
Ağzı eğri olsa da bay-ı bige (emirin kızı veya zenginin kızı) söylesin
Ağzı var dili yok
Art (Arka) ayağıyla kaşınır.
Akın adı var isminin tadı var.
Altın pas tutmaz.
Altın adı bakır çıktı
Astarı yüzünden pahalı
Ağaç yaş iken eğilir
Akşamın hayrından sabahın şerri
Hiç
Dost odur ki sana doğrusunu diyen
Dost değildir sana doğrusun diyen
Ortadaki büyük yazı
Haziran
Kırmızı kutudaki yazı
Cemil Meriç: "Kamus bir milletin hafızası, yani kendisi; heyecanıyla, hassasiyetiyle, şuuruyla.. Kamusa uzanan el namusa uzanmıştır.."
Berat geceniz mübarek olsun.
Düşenin dostu olmaz, hele bir yol düş de gör.
Denizli
Çağrılan yere erinme, çağrılmadığın yere görünme.
Evet, işte böyle... Neyse; daha başka şeyler de koyacağım... Hadi bay!
İmdi arkadaşlar; yazacak konu bulamamamdan mütevellit saçmalamaya çabalayacağım. Bir kaç yazı var... Göstermek istediğim. Aslen eski Türkçe zor değil; sadece okunuş değerleri bazı harflerde değişiyor.
Öncelikle şunu koyayım:
Aradaki fark çok açık aslında. Ama konumuz bu değil. İmdiki mevzuumuz Osmanlıca. İmdi, şunlar ve okunuşları:
Gayet kolay aslında. Örneklerle başlıyoruz.
Kısa zamanda matbaa (matbu'u=Matbaa'da basılmış) kitaplar okur hale gelen öğrencilerimiz bir kez daha teyit ettiler ki "Osmanlıca öğrenmek zor değil!"
Bu arada Osmanlıca'ya noktalama işaretlerini ekleyen Şinasi'ye de buradan selam gönderiyorum.
Birisi gidiyor... Çünkü Ramazan geliyor!
Anadolu coğrafyası güçlü olursa bu coğrafya da kendini daha rahat hisseder.
Az kaldı...
Taşın içini gösterir. Abdulkadir Geylani
Güven
Çay kuru, çeşme kuru nereden içsin kuzu su beni yakıp bitiren bir ananın kuzusu
Bereketli haftalar Osmanlıca dergisi
Pek kolay!
Abdalın dostluğu köy görünesiye kadardır.
Akçe insana akıl verir.
Ağzı eğri olsa da bay-ı bige (emirin kızı veya zenginin kızı) söylesin
Ağzı var dili yok
Art (Arka) ayağıyla kaşınır.
Akın adı var isminin tadı var.
Altın pas tutmaz.
Altın adı bakır çıktı
Astarı yüzünden pahalı
Ağaç yaş iken eğilir
Akşamın hayrından sabahın şerri
Hiç
Dost odur ki sana doğrusunu diyen
Dost değildir sana doğrusun diyen
Ortadaki büyük yazı
Haziran
Kırmızı kutudaki yazı
Cemil Meriç: "Kamus bir milletin hafızası, yani kendisi; heyecanıyla, hassasiyetiyle, şuuruyla.. Kamusa uzanan el namusa uzanmıştır.."
Berat geceniz mübarek olsun.
Düşenin dostu olmaz, hele bir yol düş de gör.
Denizli
Çağrılan yere erinme, çağrılmadığın yere görünme.
Evet, işte böyle... Neyse; daha başka şeyler de koyacağım... Hadi bay!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder