Yine Osmanlıca

Hadi yahu daha sırada Göktürkçe ile Uygurca var.

Kardeş doğu Türkistan

İnsan; fikirlerini, duygularını, beklentilerini, hayallerini dış dünyaya en net ve en berrak şekilde lisanla yansıtır.

Her şeyden evvel her şeyden üstün insanlık

İt yetiştirmek için toprağı gayet münbit bularak fahiş eğiyor salma gezen bir sürü it
Yürüyor dine beş on mashara, alkışlanıyor,
Nesl-i hazır bunu hürriyet vicdan sanıyor.
Mehmet Akif Ersoy / Süleymaniye Kürsüsünden

Anne-baba olarak akşam bir araya geldiğinizde, lütfen elinizdeki işi gücü bir kenara bırakın. Aile olarak bir araya gelin. Ya beraberce dışarıda gezmeye gidin, ya da birlikte oyun oynayın. Kitaplardan, çocuklarınıza masal-hikaye okuyun. Çocuklarınızın anlattıklarını dikkatle dinleyin, söz aralarında onlara doğruları öğretmeye çalışın.

Mahlukatlar parasızlıktan değil, ahlaksızlıktan çökerler.
Çiçero

Seherde açılan güller hürmetine
Rükûda bükülen beller hürmetine
Zikrinle dönen diller hürmetine
Cehennem narına yakma ya Rab

Dondurma
Maraş
Usulü

Olgun başaklar başı eğik olur.

Binlerce takipçinizin olmasını istiyorsanız arı kovanına tekme atın.

Mühür: Osmanlıca
Pusula: Çok güzel

Ses Çıkarmayacağım Dedim Ama...

Dayanamadım. Şimdi, neden Çinlileri sevmiyorum?
Birincisi, Türklerle eskiden beri düşmanlar ve bu zulümleri hala devam ediyor. Ayrıca eskiden epeyce Kore'ye de zulüm yaptılar.

Çin, Uygurlara kan ağlatıyor. Tamam, Uygurların geçmişte hataları var; ama artık onların da çoğu diğer Türkler gibi Müslüman.

Orada hem kan, hem de din kardeşimiz kan ağlarken; Çinliler, Uygur soyu kurusun diye doğan her bebeği ateşe atıp yakıyor. On yaşındaki kıza babasının gözü önünde tecavüz edip, kollarını bacaklarını kesiyor.

Tamam, tüm Çinliler O* çocuğudur demiyorum ama Çin hükumeti ve Çinlilerin çoğu böyle.

Bu arada basında buna dair hiç bir şey yok, anca i*nelerin onur (!) yürüyüşü var.

Peki, Japonları niye seviyorum? Aha bu yüzden:



Evinde Kuran bulundurmak, oruç tutmak, camiye gitmek... Hepsi yasak. Ama Tokyo'nun ortasında koca bir Osmanlı camisi var.

Tokyo cami:


Ulan orada hem kan hem din kardeşimiz, hem bizim soyumuzdan hem de bizim dinimizden olduğu için çifte zulüm görürken; buradaki gerizekalılar i*neler istedikleri gibi... Tövbe tövbe... Bayrağına LGBT logosu koyan mı ararsın, profiline gökkuşağı renkleri yapan mı ararsın... (Bir de gökkuşağı gibi muhteşem bir şeyin bu şerefsiz hastaların simgesi haline de gelmesi... Cık cık cık)


Bir de mübarek ayları karıştırıyorlar...



Mavi Kısım-Ay yıldızın üstü: La ilahe illallah Muhemmeden rasulullah
Mavi kısım-Ay yıldız altı: Şark-ı Türkistan
Beyaz kısım: Şark-ı Türkistan (Doğu Türkistan) kan ağlamakta haberin var mı?

Hayır, şimdi... Yok yok; bu Dünya'nın çivisi çıktı iyice. Kıyamet kopsun da kurtularım bari...

Her şeyin özeti:

Ayrıca;


Hayır...

Ya sabır...

Ulan elimde olsa gidip Çin'i basacağım.

Kürşad bu zulümlere sessiz kalmayalım diye yalnızca 40 adamla binlerce kişinin olduğu Çin sarayını bastı.

Şunun Çince'sini çevirip Çin'e yollamak lazım aslında:

Hatta translate'ten çevireyim:

Ha, bir de:


İmzalayın arkadaşlar: https://www.change.org/p/do%C4%9Fu-t%C3%BCrkistan-da-ya%C5%9Fanan-insanl%C4%B1k-d%C4%B1%C5%9F%C4%B1-olaylar%C4%B1n-durdurulmas%C4%B1n%C4%B1-istiyoruz#petition-letter

Ayrıca Face'imden de büyük bir İsyan-ı Çin yapmış durumdayım. Face'im: https://www.facebook.com/erdem.celik.5055

Osmanlıca alıştırması

Hadi yahu... Daha sırada Göktürkçe, Uygurca ve Yakutça var.
Bu biraz zor. Farisi hattı ile yazılmış:

Maşallah

Hayırlı cumalar


******************************

Aşağıdaki pek alışık olmadığınız ama benim pek bir sevdiğim bir hatta yazılmış:

Pek çok arkadaşımıza, insanımıza ulaşarak Osmanlıca öğrenmenin ehemmiyeti ve kolaylığını hep beraber bütün dünyaya gösterdik.
***************************************
İşleri biraz zorlaştırdım bu kez. Ama hala çok da zor değil.


Atalar sözü
Kurda dair
Kurt kocarsa köpeğin maskarası olur
Kurt dumanlı havadan hoşlanır
Kurtla kuzuyu bir arada yürütme
Kurt sayılmış koyunu bile kapar
Karamanın koyunu sonra çıkar oyunu
Kurttan bahs eyle kuyruğu görünür
Koyunu kurda ısmarladı.

1001 Lügat

Cihân efsânedir aldanma Bâkî, gam u şâdî hayâl-i hâba benzer.

Bilmedikleri bir tarih ile gururlanamıyorlar. Tanımadıkları atalarının fikirlerini ve düşünce yapılarını öğrenemediklerinden başarısız oluyorlar.

Maşallah

Yapabileceğimiz şeyleri yapmaya başlarsak, kendimizi hayretler içinde bırakacak sonuçlar alırız. Edison

Allah tuttuğumuz oruçları kabul etsin.

Kimsenin lütfuna olma talip, Bedeli cevheri hürriyettir.

İlim ilim bilmektir.
İlim kendin bilmektir.
Sen kendini bilmezsen
Ya nice okumaktır.

Hayatı nasıl yaşadığın değil, hayata nasıl baktığın önemlidir.

Regaip kandiliniz mübarek olsun.

Allah'ım bizi hem afiyet. Hem de adam et. Amin...

Duyarsam bilirim görürsem hatırlarım yaparsam anlarım.

Er sözü er yüzüne söylenir. Ertuğrul

Kaliteli insan işi ile, boş insan kişi ile uğraşır...

Dua et. Orucum.

Mümin erkeklere söyle; gözlerini (haramdan) sakınsınlar. Nur suresi: 30

Kalbin şifası Kur'an okumaktır.
Hazreti Ali (R.A.)

Son ırmak kuruduğunda, son ağaç yok olduğunda, son balık öldüğünde, beyaz adam yaranın yenmeyen bir şey olduğunu anlayacak.

Haram ve şüpheli şeyler yemek ibadetin makbuliyetine engel olur

Sağ üst köşedeki yazı: İnsanlar uykudadır ölünce uyanırlar.
Dairedeki büyük yazı: Muhammed
Dairedeki küçük yazı: Sallalahü aleyhi ve sellem

Akıl gibi mal, iyi huy gibi dost, edep gibi miras, ilim gibi şeref yoktur.
Hazreti Ali

Dertlinin dermanı la ilahe illallah maakkanın (Çocuğun ana babaya isyan etmesi) fermanı la ilahe illallah El-fakir hamidgafîr (Gafîr/Gafur/Ğafir/Ğafur: Allah'ın isimlerinden biri)

Dürüstlük pahalı bir meliktir. Ucuz insanlarda bulunmaz.

Leyla ile Mecnun
Resa-u Nuri
Aşmane

Türkçe biliyor musun?

Afiyet olsun efendim

Kendi kendine ettiğin adem
Bir yere gelse edemez alem

Atalar sözü
D
Düşenin dostu olmaz
Dervişe git demezler lokmasını keserler
Derdi veren dermanını da verir
Dervişin fikri ne ise zikri de odur
Derdini gizleyen derman bulamaz
Değirmen taşı altında kalsa diri çıkar
Darısı dostların başına
Deliden uslu haber
Dilin kemiği yok
Demir tavında dövülür

Topkapı Fukara Cemiyeti

Hayırlı iftarlar

Hoş gör

Tabakalar arasında musalahanın te'mini ve münasebetin tesisi, ancak ve ancak erkân-ı İslâmiyeden olan zekât ve zekâtın yavruları olan sadaka ve teberruatın heyet-i ictimaiyece yüksek bir düstur ittihaz edilmesiyle olur.

Hadiste var; [Ez-zek'ât-ü kantaratü'l-islam] Yani zekat bir köprüdür ki, müslüman, kardeşi olan müslümana muavenet için ondan geçer.

Umum meşakkatin anası ve umum rezaletin yuvası olan meylürrahattır. (Meylürrahat: Zevk/sarhoşluk veren içki, şarap vs.)

Üzerine alınan herkese selamın aleyküm.

Ailenin huzur ve bereketi sevgi iledir.

Eğer yürüdüğünüz yolda hiç engel yoksa o yol sizi hiçbir yere götürmez

Muhabbet

Oruç sabrın yarısıdır.

Bu dünyanın hayatı pek çabuk değişmesine ve zevaline ve fenâ ve fâni, akibetsiz lezzetlerine ve firak ve iftirak tokatlarına karşı bir ehemmiyetli medâr-ı teselli ise, samimî dostlar ile görüşmektir.

Düşünmeden konuşanın cezası sonradan düşünmeye mahkum olmaktır.

Merak ilmin hocasıdır.

Ölümle aramızda ne var

Aziz Mahmud Hüdayi hazretleri bir gün bir talebesiyle Üsküdar'dan karşıya geçmek için kayığa binerler. Dalgalı boğaz sularından sağa sola yalpa yapan kayığa sıkıca yapışan talebe sürekli "şu tahta parçası olmasa halimiz ne olurdu" diye mırıldanır. Hazret: "Korkma evladım!" dese de, o yine aynı sözleri sarf edip kayığın tahtasını daha biir sıkı kavrar. Nihayet karaya çıkar. Talebe ayakları yere basınca "Oh! Elhamdülillah" der. Bu arada yanına yanaşan Hüdayi hazretleri: "Bak evladım! Karada ölümle aramızda o tahta parçası da yok!" diyerek çok düşündürücü bir cevap verir.

Bir ticaret yapmadım, nakd-i ömür oldu hebâ,
Yola geldim, lâkin göçmüş cümle kervan bîhaber.

Demiri demirle dövdüler; biri sıcak biri soğuktu, insanı insanla kırdılar; biri aç biri toktu

Dünya çok acı çekiyor, ama kötü insanların şiddetinden değil, iyi insanların sessizliğinden!

Osmanlıca sadece kabir taşlarından ibaret değil. Arkasında bin yıllık Türk-İslam kültürü ve birikimi vardır.

Osmanlı Türkçesi sevdalısı

"Düşenin dostu yokmuş" derler, sanki ayakta olanın çokmuş gibi...

Her şeyin bir kalbi vardır. Kıranın kalbi de Yasin suresidir.
Hadisi şerif

Anlatılanları iyi dinle, ama hepsini doğru sanma...

Bildiklerini anlat, ama akıl vermeye kalma...

Sessiz kalmak, bir şey bilmediğin anlamına gelmez, çok konuşmak da çok şey bildiğini göstermez...

Cumanız mübarek olsun. Kehf suresini okumayı unutmayınız.

Bir millet uyanıyor Osmanlıca öğreniyor

Her arzusunun olması bile olarak kişi yiyit