Öne Çıkan Yayın

Beni Her Yerde Bulun (BU YAZI BAŞA İLİŞTİRİLMİŞTİR)

İletişim için: semender101@gmail.com Şahsi blog: E, burası zaten. ~Gerektikçe güncellenecektir.~

31 Mart 2018 Cumartesi

Yazmayı Özledim

Sadece blog anlamında değil. Roman ve şiir de yazıyordum, daha doğrusu yazmaya çalışıyordum eskiden; ama son zamanlarda hem aklıma yazacak bir şey gelmiyor, hem yazmaya fırsatım olmuyor, ezkaza bir şeyler yazarsam da beğenmeyip siliyorum. O yüzden bu yazma işlerine emekli olunca devam etme kararı aldım. Aşçılığın emekliliği mi olur lan, demeyin; işte kendi restoranımı açıp bütün işleri çalışanlara yıkınca emekli olmuş olacağım. Tabii bunun için okul hariç en az beş yıl gerekiyor, o da en iyimser tahminle. Neyse... İşte o yüzden, bu yazma işlerine şimdilik ara verdim.

Son zamanlarda yeniden çokça düşünmeye başladım. "Ne olacak?" diye, "Hepsi bu mu?" diye, "Dünyada hiçbir iz bırakabilecek miyim?" diye, "Bir şeyler değişecek mi ki?" diye... Hepsi olumsuz görünebilir; ama hayata tutunmak için bu tür düşüncelere ihtiyacım var.

Bu arada leopar gekom Mikku'nun adını Fırat olarak değiştirdim. Kendisinin Türkiye'de yaşayan Fırat keleri adlı bir akrabası var da; o yüzden. Latince adı da şu: Eublepharis angramainyu. Çok yakın türler kendileri aslında, genelde biyolojide yakın türler için "kuzen" ifadesi kullanılır ama bunlar kuzen bile değil, direkt kardeş.

Düşünceler diyorduk... Hayat hakkında düşünüyordum. Evet, tatsızlıklarla ve olumsuzluklarla dolu; hatta %90'ı bunlardan oluşuyor. Yine de o %10 için katlanmaya değer. Sorunlar, sorunlar... Herkesin farklı sorunları var. Kimisi ölümle burun buruna yaşar mesela...

Mutsuz muyum? Hayır, yukarıdaki düşüncelere rağmen aslında gayet mutluyum. Belki de tek ihtiyacım olan biraz düşünmekti, son zamanlarda (yani şu düşünceler başıma üşüşmeden hemen önce) pek düşünmediğimi fark etmiştim zaten. Planlar, projeler, istekler... Neden hepsi bizle ilgili olmak zorunda? Cidden; neden insan herhangi bir şey istemeden, herhangi bir şey planlamadan yaşayamıyor ki? Mutlak mutluluk ve hatta özgürlük ancak bu şekilde bulunabilir. Bunun insan doğasına ve psikolojisine aykırı bir durum olduğu gerçeğini aradan çıkarırsak tabi.

Son zamanlarda FRP dünyaları oluşturmaya çalışıp duruyorum ve inanın bana, bütün bir romanı yazmaktan daha zor. İkisini de denemiş ve ikisinde de çuvallamış biri olarak bunu rahatlıkla söyleyebilirim. Aslında, romanlarda çuvallamadım... Sadece sonunu bağlayamadığımdan hepsi yarım kaldı, o kadar.

Bu yazı karamsar ve hatta iç karartıcı gibi görünebilir, öyle de zaten... Ama her şeye rağmen mutlu ve huzurlu bir şekilde yazıyorum bu yazıyı. Bütün yazdıklarıma rağmen keyif alarak. Keyif demişken; roman ve şiir işinden son zamanlarda keyif de alamamaya başlamıştım zaten, bu mola bana iyi gelecek. Tabii o kadar sabredemeyebilirim; belki üniversiteden sonra, belki daha erken yazmaya dönebilirim ama yine de bir mola şart.

Delilere en yakın kişilerin, en başarılı kişiler olduğunu fark ettim. Deliliğe yeterince yakınım; ama başarı? Şimdiye dek kayda değer bir başarı elde edemedim... Çabalamak gerçekten yorucu ve hatta acıtıyor. Yine de dediğim gibi mutlu ve huzurluyum.

O zaman, başka bir gün yeniden kafama estiğinde görüşürüz.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder