Öne Çıkan Yayın

Beni Her Yerde Bulun (BU YAZI BAŞA İLİŞTİRİLMİŞTİR)

İletişim için: semender101@gmail.com Şahsi blog: E, burası zaten. ~Gerektikçe güncellenecektir.~

24 Nisan 2023 Pazartesi

Gündemin Gölgesi Altında Durum Raporu ve Sezon Başı Olduğundan Anime Muhabbeti

Her şeye daha ne kadar katlanabileceğimden emin değilim. Planım yazdıklarımı tamamlayıp yayımlattıktan sonra hayatım hâlâ yarak gibiyse intihar etme fikrini ciddi bir biçimde düşünmekti... ama şu an herhangi bir şey yayımlatamıyorum da (yavşak yayınevlerinin bok yemesi yüzünden). Dolayısıyla öylece kalakaldım. "Şelale projesi" aşırı derecede yavaş ilerliyor, o kadar yavaş ki o iş tamamlanmadan kafayı kırabilirim. Sadece klasik mevsim geçişi depresifliği yaşayıp yaşamadığımdan emin değilim ama o tür bir şeyse bile bütün şartları [Aile evinde işsiz ve beş parasız (Ailemin parası benim param değil. Kaldı ki ailemin parası da şu anki ekonomide pek bir sike yarayan bir miktar değil.) kapana kısılmak, asla sevgilim olmamış olması ve geleceğe dair zaten bulanık bir çamurun içindeki umutlarımın günden güne tükenmesi (Porno ve hentai ile ömrümü çürütüyorum. Ne uğruna? Bir gün gerçekten kullanma fırsatım olursa arıza çıkarıp çıkarmayacağı meçhul olan malum bir uzvu tatmin etmek! Sikeyim böyle hayatı. "Dile vurmak" diye buna deniyor, gördüğünüz gibi.), şerefsiz yayınevlerine karşı aradığım çıkış yolu hakkındaki endişelerim, aile evi durumundan bağımsız olarak işsizlik (Youtuber, Twitch yayıncısı falan bile olamıyorum amk. Neden? Çünkü ses var. Ne sesi? TV sesi amk, başka ne olacak? Lanet olası televizyonun lanet olası açılma sesine bile katlanamayacak duruma geldim. Oradaki "lanet"ler "fuck" anlamındaki lanetler, evet.), ha evet parantezi yazınca hatırladığım gibi her gün yarak kürek dizilere maruz kalmak ve bunlardan mümkün mertebe korunmaya çalışırken günün hiçbir şey yapamadan heba olması, hoparlör fetişisti karga müezzin, ekonominin yarağı yemiş olması, bu şartlar altında seçime kadar sanki hiç var olmamış gibi davransalar bile kazanacak ana muhalefet kanadından durduk yere iktidarın ekmeğine yağ süren açıklamalar* gelmesi...] üst üste kattığımızda her zamankinden çok daha fazla, toparlanamayacak ölçüde dağılacağım aşamanın sınırına yakın bir biçimde yaşıyorum. Ben zaten çoktandır yarı-deli olduğumdan bunu diğer "yüzlerime" paslayıp yumuşatabiliyorum neyse ki de toplumun tamamının muzdarip olduğu konuları toplumun kalanı kadar etkin hissetmiyorum. Hissedecek olursam da topu ya hayatla mücadele yolu her haltı dalgaya vurmak olan beyni erimiş benliğime ya hâlâ çeşitli umutları olan idealist benliğime veya en olmadı kaderci, kolaycı, uymacı benliğime (Bu yavşağı bir elime geçirirsem çok fena pataklayacağım ama hep kaçıyor puşt.) atıyorum. Kendi orijinal, çürümüş, rezalet benliğim de böylece tamamen toz olmadan durabiliyor.

*AKP'lilerden beter hâle gelmiş kırmızı koyunlar bu açıklamanın varlığından muhtemelen haberdar değildir, o yüzden ben söyleyeyim: Özgür Özel'in "Ben HDP'nin biz PKK'nın uzantısıyız dediğini hiç duymadım" açıklaması. Birincisi bu açıklamaların oy oranını arttıracağına inanan kişi ya geri zekalıdır ya da iktidarın elindeki propaganda gücü hakkında hiçbir fikri yoktur, oy oranını arttırmayacağını -aksine oyları böleceğini- bildiği hâlde bu açıklamaları yapıyorsa da iktidarın maşasıdır (hani şu, kendisini katlayarak kazanabilecek iki adayı önemli bir kısmı "Belediyeyi mi kaybedelim?" gibi gereğinden fazla salakça olan çeşitli bahanelerle alta alıp seçimi kaybetmek pahasına aday olan Kılıçdaroğlu dışındaki herkesi devamlı suçladıkları şey, evet). İkincisi "Apo'nun heykelini dikeceğiz!" ve benzeri HDP açıklamaları ne lan o zaman? Ben de AKP'nin "Oy çaldık, yolsuzluk yaptık, adam kayırdık." dediğini hiç duymadım (ki evde günaşırı AKP propagandasına, her gün de sosyal medyada iktidarın rezilliklerini katlayan açıklamalara maruz kalıyorum bak, düşün); yapmamış mı oluyorlar bu durumda? Bak bu konuda bir de "HDP'nin % bilmem kaç oyu var, o yüzden terörist denemez." diye bir argüman var. Eeee hacı AKP'nin de %50 oyu var, bunlara din tüccarı demeyelim mi yani? Değiller mi? Sizin olmayan mantığınıza göre AKP de Naziler de dünyanın en meşru organizasyonları. Nazilerin de %60 mı ne oyu vardı bu arada, tam oranı hatırlamıyorum ama iktidara rakiplerine ezici bir fark atarak halk tarafından getirildiler**. O kadar oy oranları olduğuna göre Naziler de soykırımcı değil. Vallahi iyiymiş ya... Ama bir dakika unuttum, bu mantık sadece HDP'ye özel; dünyanın herhangi bir yerinde diğer partiler için geçerli değil [nedense (!)]. Ulan mevcut iktidarın bir an önce gırtlağımızdan ellerini çekmesini istemesem her şeyi içime atıp yutarak Kılıçdaroğlu'na oy vermekten vazgeçip [Gerçi durum doğrudan veya tamamen Kılıçdaroğlu'yla alakalı da değil, parti üyeleriyle (Buna üye değil de başka bir şey deniyordu sanki ama?..) liderleri her konuda aynı düşünüp davranmak zorunda değil sonuçta.] kazanma ihtimali olmadığını bildiğim Oğan'a atacağım oyu, yeter lan (siyasetin şu anki ekstra dandik durumunda değil de kafamıza göre istediğimiz adaya oy verebildiğimiz bir durumda zaten dört mevcut aday arasından seçeceğim o olurdu). Hiçbir şey yapmazsanız bile çok büyük ihtimalle seçimi kazanacaksınız [Millet altılı masaya ve/veya masanın adayına bayıldığından değil, iktidardan bıktığından. İçinde ülkenin bugünkü rezil hâlinin mimarlarından iki tanesi -ki bu iki kişiden en çok da eski AKP'liler, siyasi eksende AKP'ye yakın olan veya bir zamanlar olmuş olan kafası karışık tarafsızlar vs. nefret ediyor (bunu nereden bildiğimi üstteki satırları okuyarak rahatlıkla tahmin edebilirsiniz)- olan masanın nesini sevelim aq?] ama ısrarla "En fantastik biçimde, en yakın oy oranıyla nasıl kaybedebiliriz acaba?" deneyi yapıyor gibi davranıyorsunuz. Sonra da "Bu açıklama ne lan?" diye soran iktidarın maşası oluyor, oh ne âlâ memleket. Sikerler ama artık. Ben bizzat çok fazla kişinin sırf seçimler zora girmesin diye suskun kaldığını, tek seçeneğe mahkum edildiklerinden oylarını istemeye istemeye vereceklerini biliyorum; ve o kişiler seçimden, daha doğrusu iktidar yaptıklarının bedelini ödedikten, sonra -internet özgürlüğü vadedildiği gibi verilirse- sizden de hesap soracak.

**O da Fransızların bok yemesinden. Herhangi bir devlete Versay Antlaşması gibi bir şeyi dayatırsan sonucun bu olmamasını bekleyemezsin. Bizim Sevr'in sonucunun bu olmaması birinci olarak tüm dünyada soykırımcı, barbar pislikler olarak anılan Türklerin aslında gereğinden fazla yumuşak başlı bir millet olmasından, ikinci olarak o dönemde başımızda Hitler gibi sırf intikam hırsıyla hareket etmek yerine benzer hareketlerin sonuçlarını öngörebilecek bir lider olan Atatürk'ün olmasından. Ha bir de bizim topraklarımız paylaşılmıştı, dolayısıyla sadece eski topraklarımızı almakla yetinebiliyorduk ama Almanya'nın toprak bütünlüğü nispeten yerli yerinde duruyordu, onların toprakları değil mal varlığı paylaşılmıştı; o da var.

Çeşitli sebeplerden uzunca bir süredir pek bir şey izleyemiyordum, aslında biraz da "Nasılsa 'şelale projesi' hallolduktan sonra rahatım" rehaveti vardı ya neyse, hah işte, bayağı bir şeyi biriktirdim kenara attım; ama şimdilik sadece yeni sezonlar, spin-offlar ve gerçekten aşırı ilgi çekici olanları izleyip geri kalanı ötelemeye çalışıyorum. KonoSuba'nın Megumin için spin-offu çıkmış... çok eğleniyorum lan. Kızıl Şeytanlar her zamanki gibi aq jwslmaşs. Bu arada Megumin'in çizimi çekik gözlüymüş, daha önce fark etmemiştim. Kızıl Şeytanların nasıl "var olduğu" düşünüldüğünde çekik olmaları -veya içlerinde çekik gözlü olanların da olması- aslında normal ama ben şimdiye kadar Megumin'in göz şekline hiç dikkat etmemiştim. Bu seride mi değiştirdiler diye de düşünüyorum bir yandan ama kafalarına göre değiştirmezler herhalde, sonuçta hatunun sonradan estetik yaptıracak hâli yok (bir de Kızıl Şeytanların doğuştan gelen "chuunibyo" eğilimlerini de işin içine katarsak, KonoSuba evreninde bu mümkünse bile Yunyun dışındakiler o tür bir şeyi ya yapmayacak ya da olabildiğince abartılı yapacaktır). O değil de Megumin'in okul birincisi olmasına da ayrı patladım ama Kızıl Şeytanların nasıl bir... Irk mı lan bunlar, ne diye geçiyorlar tam olarak? Neyse, Kızıl Şeytanların tam olarak nasıl bir halk olduğu düşünüldüğünde aslında mantıklı lksamşs. Ulan ya. Harbiden çok eğleniyorum lan. Dr. Stone'un yeni sezonu da Dr. Stone'un yeni sezonu işte. Ben OVA'da veya filmde (O, OVA mıydı film miydi lan? Dümdüz sezon da olabilir.) ayaküstü kapitalizmi icat etmelerinin şokunu daha atlatamadım, durup durup ona gülüyorum. Bu sezon da Amerika'yı keşfedecekler lakkaşssşai. Bu ikisi moralimi bayağı düzeltti bu arada, tekrar biraz daha devam edebiliyorum. Gerçi o, baharın -oldukça gecikmeli de olsa- nihayet gelmesinden de olabilir. Gerçi hâlâ yazmaya devam edemiyorum, gerçi eski yazılar (özellikle Ejderin Mührü) için bazı eklemeler ve benzeri şeyler aklıma geliyor ama... Eh, şimdilik ileri dönük planlarımın sonuçlarının olumlu olmasını ummakla yetiniyorum. Hallettikten sonra gün içinde yeniden kafama göre takılabileceğim ve bu da elbette ilham için şart. Ramazan'ın bitmesinin de olumlu etki edeceğini düşünüyorum, sebeplerini tamamen açıklayamam ama öyle hissediyorum.

𐰼𐰓𐰢:𐰇:𐰴𐰖𐰀𐰠𐰃 𐰼𐰓𐰢:𐰈:𐰵𐰗𐰁𐰠𐰄 ᠡᠷᠲ‍ᠡᠮ ᠥ᠃ ᠬᠠᠶᠠᠯᠢ أردم عُ. خيالى Erdem Ö. Hayalî

(Erdem ˁÖ. Ḫayâlî)

Delinin teki. Israrla umut etmeye çalışıyor. Gölgesini kovalamakla meşgul. Erdem Ö. Hayalî mahlasıyla kitap* yazdı, şimdi de yayınevlerinin yamyamlıkları ve doğrudan yayıncılık servislerinin onlardan da beter olması nedeniyle umarsızca bir çıkış yolu arıyor. Tüm kitaplarını yazdığı mahlası artık bloğunda da (Evet, “blog” kelimesinin G’si yumuşar. Blokun K’si ise yumuşamaz.) kullanıyor.

Deliniŋ teki. Iṣrārla umut ėtmeye çalışıyor. Gölgesiŋi kovalamakla mäşġūl. Erdem ˁÖ. Ḫayâlî maḫlaṣıyla kitāp* yazdı, şimdi de yayınewleriniŋ yamyamlıkları wä doğrudan yayıncılık servisleriniŋ onlardan da bätär olması nedeniyle umarsızca bir çıkış yolu arıyor. Tüm kitāplarıŋı yazdığı maḫlaṣı artık bloğunda da (Ewet, “blog” kälimäsiniŋ G’si yumuşar. Blokun K’si ise yumuşamaz.) kullanıyor.

*Ejderin Mührü

(Äjdäriŋ Mührü)

𐰲𐰓𐰼𐰭:𐰢𐰜𐰼𐰇 ᠡᠵᠲ‍ᠡᠷᠢᠩ ᠮᠥᠭ᠍‍ᠷᠥ اژدريڭ مهرى

(ALMAYIN! Benim yazdığım kitap değil bu, editörün kafasına göre yaptığı değişiklikler ve hatalarıyla dolu bir saçmalık sadece. Bu kitabın imlası, düzenlenmeden önce daha düzgündü lan? Ortadan bölünmüş cümle yoktu en azından. “Düzelteceğiz” demiştim ama artık o kadar da umutlu değilim, neden olmadığıma dair blogda “doğrudan yayıncılık” diye aratarak bilgi edinebilirsiniz. Halihazırda aldıysanız da düzeltme işini yaptıktan sonra -tabii onu da yapabilirsek- bir şeyler ayarlayacağım.)

INFP 6w5 sp/sx 694 (6w5-9w8-4w3)* EII-Ne RLUEI EFVL melankolik-flegmatik Kaotik nötral

*Üçlü tip teorisinde kanatlar yok biliyorum ama teori devamlı değişip yenileniyor zaten.

☉♓︎   ☽♌︎   Asc♊︎   ☿♈︎♀♒︎♂♈︎♃♓︎♄♈︎♅♒︎♆♒︎♇♐︎⚷♏︎⚸♎︎☊♍︎🜊♏︎

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder