Öne Çıkan Yayın

Beni Her Yerde Bulun (BU YAZI BAŞA İLİŞTİRİLMİŞTİR)

İletişim için: semender101@gmail.com Şahsi blog: E, burası zaten. ~Gerektikçe güncellenecektir.~

26 Şubat 2020 Çarşamba

Nehri Takip Etmek

Konuya direkt girip girmemeyi düşünüyorum, önce bir şeyler desem mi? Sonuçta her zamanki yazılardan olacak, kopuk konular, parça parça yazım, diğer şeyler...

Konuya giriyorum o zaman: Bir manga okuyordum, son bölüme (çevrilmiş son bölüme) geldim; durumunda "çevirisi devam ediyor." diyor, en son bölüm bir ay önce birkaç bölümle birlikte atılmış. Böyle devam eden çeviri mi olur arkadaş, "yarım bırakıldı" yazın o çeviri kısmına rahat edelim?

Havalar ısındıkça hiçbir şey yapasım gelmiyor, soğudukça da gelmiyor. Genel olarak benim bir şey yapasım yok galiba... Yok, konu o değil; hava ısınınca daha çok uyumak istiyorum, gündüzleri. Böyle güneş hafif hafif vursun, yatayım uyuklayayım, rahat. Neyse, sonuç olarak, sonuç olarak... Ne yapacağım, ne yapmam gerektiği hakkında derin bir kafa karışıklığına sahibim. Bazı şeyler diğerlerine engel olur; kendi orijinal reçetelerimi sunan bir restoran mesela, öyle bir şeyi öylece çalışanlara devredemem, hayatımın sonuna kadar çalışmam ya da yeterli parayı kazanınca kapatmam gerekir. Dağ başındaki bir evin bir çok sorunu olacaktır, onlarla uğraşmak istemiyorum. Bir süredir kaybolmuş hissediyordum, sanki günbatımında bir çam ormanında durmadan daireler çiziyormuş gibi... Birkaç gündür bir nehir bulup onu takip ediyormuş gibi hissetmeye başladım ama hâlâ ne yapmam gerektiğini bilmiyorum. Ah, bekle; orijinal reçeteler hakkında ne yapacağımı buldum; ama tabii ki bunu söylemeyeceğim. Öte yandan, her şey, her şey bana yıldızlar kadar uzak geliyor şu an. İstediğim gibi bir ev, sıkıntısı çıkmayan, tam olarak istediğim gibi bir restoran ya da kafe, düşündüğüm başka şeyler... Endişelerim olmamasını isterdim; para hakkında endişe, sağlık hakkında endişe, diğer şeyler hakkında endişe... Bir karavanda yaşayıp domates yetiştirerek ülkeyi gezme fikri oldukça cazip geliyor, evet domates, karavandaki saksılarda... Bu konuyu biraz düşündüğümdeyse hemen sinir bozucu ayrıntılar, bütün olumsuz şeyler kafama hücum ediyor. Her şeyde böyle, her şeyde. Her halükarda paraya ihtiyacım olduğu gerçeğini artık görmezden gelemiyorum, bu da en çok sinirimi bozan şey. Gidip çadırda yaşasan bile o çadırın duracağı arsa için para gerek (senin olmayan ya da para ödemediğin, orman gibi yerlerde kalmak yasal değil), karavan desen benzin ya da elektrik, artık neyle çalışıyorsa... Elimi uzattığımda geleceğe dokunamıyorum, tek yaptığım burada durup şikayet etmek. Bu ne kadar sürecek? "Harekete geç o zaman" diye kişisel gelişim zırvalarıyla gelmeyin bana, kaynağı nereden bulacağımı, nasıl yasalara uyarken bunu yapacağımı, toplumu nasıl aşacağımı gösterin. Şimdilik bekliyorum, neyi beklediğimi bile bilmiyorum. Okulun bitmesini bekliyorum belki veya başka bir şeyi... Bir çeşit işaret? Neyi beklediğimi bile bilmiyorum, bana biraz izin verin. Neyse, bir süre bu şekilde devam edeceğim, nereye kadar olduğunu bilmiyorum... Birçok konu hakkında endişe ediyor, üzülüyorum, yine de düşündüğüm başka bir şey var: Temel amaçlarımdan birine, herhangi birine, istediğim şekliyle ulaşabilirsem... Geri kalan şeylerin bir önemi kalmayacak. Buna odaklanmaya çalıştım, zor bir iş, pek başarılı olamadım; yine de onlardan birine ulaştığımda geri kalan şeylerin önemi kalmayacağına inanıyorum. Daha çok... İnanmak istiyorum. Bakalım, bu hal de geçip gidecek, sonuçta hâlâ bu dünyada oyalanıyorum, ölüm beni hiçbir şey yapamamışken mi yoksa her şeyi başarabilmişken mi bulacak bilemem elbette, yine de o zaman geldiğinde direnmeyi düşünmüyorum. Bildiğim bir şey var: Bir şeyleri yarım yamalak yapmak istemiyorum, yani arkamdan her şey yarım kalırsa... Eh, sanırım o zaman biraz üzüleceğim. Aslında ben memnuniyetsiz biri değilim, gerçekten; küçük şeylerden mutlu olabiliyorum. Yolda gördüğüm güzel, renkli bir çakıl taşından mesela. Sadece etrafta çok fazla çileden çıkarıcı şey var.

Aslında planım bu değildi ama şu üst paragraf soğumadan yayınlıyorum bunu.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder