Öne Çıkan Yayın

Beni Her Yerde Bulun (BU YAZI BAŞA İLİŞTİRİLMİŞTİR)

İletişim için: semender101@gmail.com Şahsi blog: E, burası zaten. ~Gerektikçe güncellenecektir.~

3 Mayıs 2025 Cumartesi

Bir Ay Önceden Kalma Durum Raporu (Güzel Hikaye Başlığı Olurmuş Ha...)

Not: Bu yazı bir aydan fazla süredir kenarda duruyordu, bir türlü ek bir şey ekleyip yayınlamak için uygun hâle getiremedim. Biraz daha beklersem zamanaşımına uğrayacak (hatta bazı kısımları çoktan uğradı), hiç yayınlayamayacağım.

Bak geçen yazıda "İnsan özünde sürü hayvanıdır, dolayısıyla milliyetçilik, ümmetçilik, fanatiklik vb. şeyler doğaldır." demiştim. Sonradan aklıma şu geldi: Sosyalizm ve komünizm gibi idealler bile aslında kaynağını bu sürü içgüdüsünden alıyor. İnsanlar hakkındaki bir diğer şey de sadece sürü hayvanı değil, aynı zamanda bölgeci hayvanlar olmaları. Sınır, ülke gibi kavramların var olmasının ve sol liberal idealindeki "sınırsız dünya"nın gerçekleşmesinin çok düşük bir ihtimal olmasının esas sebebi de bu. Eğer bir akvaryuma bir frenatus koyarsanız, bölgeci hayvan nedir ve insanlar neden kendi içgüdülerini "dünya hepimizin" bakış açısına ikna edemiyor sorusunun yanıtlarını rahatlıkla alabilirsiniz. Yapamayacaklar veya uğraşmayacaklar için: Frenatus akvaryumda bir bölge belirler ve oraya giren her balığı, istisnasız olarak kovalayarak saldırır. Nereye kadar? O balık bölgesinden çıkana kadar. Sonrasında o balığı rahat bırakıp bölgesinin merkezine ("başkent" olarak tanımlayabiliriz; genelde taş, kütük gibi bir şeyin dibi olur) döner ve kendi bölgesine girmeyen hiçbir balığa tebelleş olmaz (akvaryumunda ağzına sığacak boyutta balıklar olan acıkmış bir frenatus değilse tabii).

Hyakkano'nun 2. sezonunun 11. Bölümü beni biraz sinir etti. Neden? Neden o muhteşem Hakari ve "artık-tsundere-olmayan" Karane banyo sahnesini animasyonlu alamıyoruz? Birinci sezona dair en istemediğim şey "aşk zombileri" Bölümündeki Hakari-Karane öpüşmesini çıkarmalarıydı ama neyse ki onu kesmediler. Hayır tamam, banyo sahnesinin sansürsüz yayınlanması zaten çok zor ama blue-ray'de mi çizmeyi planlıyorsunuz yoksa işi Maplestar'a mı bıraktınız, nedir olay? Bu arada Reddit'te "blue-ray için bile fazla görülmüş" (Amk daha ileri sahneleri TV versiyonuna bile koyan animeler var.) olduğu söyleniyor. Neyi sansürleyip neyi sansürlemeyeceği konusunda TC adalet sisteminden bile daha keyfî olan Japon medya kurumlarına sövsem mi yoksa en azından seslendirme alabildiğimiz için şükür mü etsem, bilemedim. Bu arada o sahneye tekrar baktım da evet, sansürlense bile kesilmesi kaçınılmazmış ama hiç olmazsa bize kulak ısırma sahnesini verip sonra kapıyı gösterebilirdiniz. Tamamında buharlı kapıyı göstermek ne oluyor?

Summer Pockets... Bu yılın Key animesi. İsekaiden daha düşkün olduğum bir şey varsa o da Key animeleri. Bu arada bu anime bana acayip nostaljik bir his veriyor ki renk paleti ve müzik seçimlerinin amacının böyle hissettirmesi olduğu apaçık olduğundan normal ama bu animenin bana nostaljik hissettirme nedeni renk paleti veya müzikler değil, başlı başına bunun bir Key animesi olması. Bu arada öyle çok Key animesi izledim ki -tamamına yakınını izlediğimi düşünüyorum- artık ilk sahneden bir Key animesini tespit edebiliyorum. Bunda da öyle oldu. Bu arada Key'deki bir senaryo yazarı mı yönetmen mi (VN'de buna denk olan kişiye ne diyorlar bilmiyorum) kurucusu mu artık birinde kesinlikle beyaz saç fetişi var. Nereden bu kanıya vardım? 1. Beyaz saçlı bir karakterin olmadığı Key VN'si varsa bile animeye uyarlanmışlar arasında beyaz saçlı bir karakterin olmadığı bir tane bulmak çok zor. 2. Summer Pockets'ın esas kızının (Clannad'daki Nagisa'ya denk olan) o beyaz saçlı olan olduğu son derece belli. Bu benim için sorun mu? Değil. Sorun olsa tatlış harem komedi (=Hyakkano'nun trol olmayan versiyonu) gibi ilerleyen animenin sonunda mutlaka dramı (özellikle de esas kız üzerinden yapılan dramı) ağzımıza yüzümüze vuracaklarını bile bile Key VN'lerinden uyarlanan animeleri izlemeye devam etmezdim. Bu arada Key'in "hair intakes"e de (TvTropes linki verecektim ama o sayfayı bulamadım. Nerede lan sayfa?) bir düşkünlüğü var ama 90-2010 arasında çıkan animelerde "hair intakes"i olmayan bir kadın karakter bulmak çok zor olduğundan ve en yenilerin bile çoğunda en az bir karakterde bundan olduğundan bu durum beyaz saç fetişisti olan karakter tasarımcısı (bak en büyük ihtimal bu) kadar dikkat çekmiyor. Eveeet, anlamsız kelimeler* kullanan kızımız da geldi... Kesin hayalettir bu. Spo değil bu arada (Zaten daha 2 bölümü yayınlandı, spo vermemin tek yolu VN'yi oynamış olmam olurdu ve oynamadım. Türkçe çevirisi olmayan VN oynamaya çok üşeniyorum.), tahmin ama tahminimde %80 doğruluk payı olacak kadar Key animesi izledim. Ve MC de klasik bir "işime gelince her şeyi trole vururum" Key MC'si. Key'in bu tür ana karakterlere de bir düşkünlüğü var ama bu karakterin oyuncuyu (ve anime uyarlamasında izleyiciyi) temsil etmesi gerektiğinden bu da normal. Sonuçta kim bir tsunderenin dayağından her şeyi alaya vurarak kaçmak istemez ki? Ha bu seferki bu sefer kurtulamadı, o ayrı. Ne olduğu belli olmayan ama evcil olduğu varsayılan hayvanımız da var. Gerçi bu Key animelerinde diğerlerine kıyasla daha az bulunuyor ve sadece Key'e özgü bir eğilim de değil. En net -ve muhtemelen en eski- örneklerinden biri Mashiro-iro Symphony'deki (VN'den uyarlama ama Key tarafından yapılmamış), veterinerlik kulübünün bile ne olduğu hakkında çok bir fikrinin olmadığı kedimsi yaratık. Ayrıca Mashiro-iro Symphony tsundereleri sevmemi sağlayan animeydi. "Salıncak sahnesi" diyeyim, izleyenler anlasın.

*Daha doğrusu her tepki için tek bir anlamsız kelime; mesela Clannad'daki adını unuttuğum deniz yıldızı fetişisti kızın "Gu~"su gibi. Hep Clannad örneği verme nedenim en meşhur Key animesinin Clannad olması bu arada. İlginçtir Clannad bugün çıksaydı ben ilk sahnelerden "Kesin Key animesi bu." demezdim, anca yarısında "Key animesi mi lan bu?" diye şüphelenebilirdim. Gerçi bir kontrol ettim de Clannad'da bu şekilde listelenen bir karakter bulamadım. Kimdi lan o gu~ diyen? Ayrıca Clannad'da da öyle bir karakter olduğundan emindim? Kanon'da "uguu" diyen varmış (Taiyaki hırsızı. Muhtemelen deniz yıldızı fetişisti kızı bununla karıştırdım ama Kanon izlediyseniz bilirsiniz, karıştırılmayacak gibi de değil.) ve Little Busters'ta (Clannad'dan sonraki en popüler Key animesi ama TR'de pek bilinmiyor, en azından kesinlikle Clannad kadar bilinmiyor.) wafu~ diyen beyaz saçlı (ben ne dedim?) kız var.

Bak bu yazının bu kadar gecikme nedenlerinden biri de (evet, bu paragrafı yayınlamadan hemen önce yazıyorum, muhtemelen kontrol de etmem) şu daha önce anlattığım "idealler, umut vs. geri döndü" muhabbetinde yine bezmem. "Amk okusam ne olacak ki? Okuyup da cumhurbaşkanı mı olacağım sanki? Zaten olan diplomayı iptal ediyorlar, olmayınca bir şey olmuyor. Ne yapıyorum ben? Sonsuza kadar aile evinde işsiz bir bekar olarak yaşayıp dünyada editör olacak Türkçe bilmeyen bir geri zekalı tarafından mahvedilmiş bir kitap dışında hiçbir şey bırakamayacağım. Bugüne kadar ne kendime ne başkasına yararım oldu, neye elimi atsam kuruttum, maşallah dediğim üç günü bırak üç saati bile görmedi, bu durum bu saatten sonra niye değişsin ki? Ne diye kendimi yataktan kazıyarak çıkarmaya uğraşayım? Niye çabalayayım?" kafasına girmiştim. Hâlâ o zihniyetten tam olarak çıkabildiğim söylenemez ama üstüme "Bir şey olur ya da olmaz, orası önemli değil. Yapmak istiyorum, o zaman yapacağım." rahatlığı çöktü. Zaten o yüzden haftalar geçmişken bu yazının altına bu paragrafı ekleyip yazıyı yayınlıyorum (Summer Pockets'in 4. bölümü çıkalı bir haftaya yakın zaman oldu, oradan hesap edin).

Delinin teki. Aile evinde hayatta kalmaya ve daha fazla acı çekmemek için umudu öldürmeye çalışıyor. Erdem Ö. Hayalî mahlasıyla kitap* yazdı, şimdi de yayınevlerinin yamyamlıkları ve doğrudan yayıncılık servislerinin onlardan da beter olması nedeniyle umarsızca bir çıkış yolu arıyor. Tüm kitaplarını yazdığı mahlası artık bloğunda da kullanıyor.

*Ejderin Mührü (ALMAYIN! Benim yazdığım kitap değil bu, editörün kafasına göre yaptığı değişiklikler ve hatalarıyla dolu bir saçmalık sadece. Halihazırda aldıysanız, düzeltme işini yaptıktan sonra bir şeyler ayarlayacağım. Eposta atın.)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder